23 Şubat 2025

erzincan haber sitesi

Eğitim, Sağlık, Ekonomi, Teknoloji Haber Sitesi

Ertuğrul Özkök “TÜSİAD haklı bu sistem çöktü” diyerek anlattı: Gerçek darbeciler nerede açıkça söyleyeyim

Gazeteci Ertuğrul Özkök, bugün kaleme aldığı köşe yazısında, TÜSİAD’ın geçtiğimiz gün yaptığı açıklamalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Özkök, “TÜSİAD haklı, bu sistem çöktü, eksik kelimeyi de ben tamamlayayım” başlıklı yazısında, “TÜSİAD ...

Gazeteci Ertuğrul Özkök, bugün kaleme aldığı köşe yazısında, TÜSİAD’ın geçtiğimiz gün yaptığı açıklamalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Özkök, “TÜSİAD haklı, bu sistem çöktü, eksik kelimeyi de ben tamamlayayım” başlıklı yazısında, “TÜSİAD artık söylenmesi gereken cümleyi söyledi: “Bu sistem çökmüştür…” Altını çizerek ve eksik kelimesini tamamlayarak ben de söyleyeyim. “Güçlendirilmiş başkanlık sistemi çökmüştür.” ifadelerini kullanırken o enkazın üzerinde kalan tek anıtın iyice güçlendirilmiş bir liderlik profili olduğunu ifade etti.

SİSTEMİ GÜÇLENDİRİLMİŞ BAŞKANLIK REJİMİ ÇÖKERTTİ”

Yazısında “Peki bu sistemi çökerten ne oldu? Darbe mi? Ülkede bırakın darbe yapacak gücü, bu kelimeyi ağzına alacak insan kalmadı. Öyleyse kim çökertti? Dış güçler mi?” sorularını yönelten Özkök, “Güldürmeyin, dünyada başkasının evine elini atacak mecali kalmış tek dış güç yok. Öyleyse kim? Üç harfliler mi? ‘Cin’ler yani. 140 bin camide bütün hocalar emirlerinde. Diyanet desen, eli kılıçlı bir iç güç. Emirlerinde. Bir okutuversinler kaçar gider o bilumum cin tayfası. Eee kim kaldı geriye bu sistemi çökerten? Söyleyeyim. İç güçler. Pardon iç güç. Geriye kalmış tek iç güç. Güçlendirilmiş başkanlık sistemi. Daha doğrusu “güçlü tek adam rejimine dönüşen” güçlendirilmiş başkanlık sistemi.” ifadelerini kullandı.

Sistemi güçlendirilmiş başkanlık rejiminin çökerttiğine işaret eden Özkök, “Bu sistemi içerden çökertebilecek hiçbir güç kalmadı. Sistem kendi kendini çökertti. Parlamentoyu devre dışı bıraktı, medyasını tamamen tek sesli gürültücü bir vuvuzellaya çevirdi. Adaletini çökertti. Düşünce özgürlüğünü çökertti. Ekonomiyi çökertti. Devleti dindarlaştırayım derken halkın dinini unuttu.” açıklamasında bulundu.

“NE YAPTI TÜSİAD?”

Şimdi TÜSİAD’a yüklendiklerini belirten Özkök, “Ellerinde yeni nesil mühimmat olmayınca tozlu depolardan eski mühimmat çıkarılıyor. Yine darbe hurafeleri servise sokulacak. Adalet Bakanı topa öyle şiddetle girdi ki şimdi vardiya yargıda durumdan vazife çıkaracak zinde güçlerde. Ama biraz duralım. Sevdiğiniz kelimeyle ifade edeyim. Bir mantık ve akıl “istişaresi” yapalım.” ifadelerini kullanarak “Ne yaptı TÜSİAD? Sadece eleştirilerini ve endişelerini dile getirdi. Ne var bunda?” sorularını sordu.

Köşe yazısının devamında, ifadelerini kaydeden Özkök, “Çökerten nedenlerden bir de işte bu en küçük eleştiriyi darbe demagojisi, yetmezse tehditle, yetmezse maliyecisi ile o da yetmezse yargı yoluyla susturma, sindirme alışkanlıkları.” söyleminde bulundu.

“BAŞKANLIK SİSTEMİNİN YARATTIĞI BOZUK DÜZEN ÇÖKERTİYOR KENDİNİ”

Özkök; gazeteci, sanatçı ve aydınların sustuğunu, yıldız falcılarının bile hapiste olduğunu vurgulayarak “Yani size ne bugünden ne yarından kötü haber verecek kimse kalmadı ortalıkta. RTÜK Başkanı “pembe medya” talimatı verdi. Bugünden itibaren TÜSİAD da susar. Yani ortalık toz pembe.” sözlerini sarf etti.

TÜSİAD’ın bütün AKP’lilere ayna tuttuğunu ileten Özkök, “Sistem çöktü ve siz bunun gerçek nedenlerini görmek, bulmak, teşhis koymak yerine 30 yıllık darbe hayaletlerini göreve çağırıyorsunuz. Dedim ya, yeni nesil mühimmat kalmadı. Kafka kahramanları gibi, kullanım ömrü dolmuş silahlarla hayali bir düşmana karşı hayali mevzilere giriyorsunuz.” ifadelerini kaydederek “Oysa gerçek darbeci karşıda değil, sizin arkanızda. Yarattığınız ucube medya düzeni, paralı trol taburları, durumdan vazife çıkarmaya hazır bürokrasi… Kısaca başkanlık sisteminin yarattığı yeni bozuk düzen çökertiyor kendi kendini.” açıklamasında bulundu.

Yazısının devamında, ülkede son tehlikeli darbenin yargı eliyle yapıldığına dikkat çeken Özkök, “FETÖ’cü polis, savcı ve hâkimi ülkenin MİT müsteşarını, seçilmiş başbakanını ve hükümetini post modern yargı darbesiyle yıkmak için harekete geçti. 17-25 Aralık post modern yargı darbesiydi. Bu sürecin son halkası da 15 Temmuz menfur darbe girişimiydi.” dedi.

“SAYIN AKP YÖNETİMİ, PİYANİSTE ATEŞ ETMEYİN”

“Yirmi yıllık tek parti iktidarından sonra hâlâ anlamadın mı? Darbeciyi hep karşı tarafta aradın, oysa senin yanındaydı, aynı yağmurlarda beraber yürüyordunuz. Şimdi yine aynı hataya düşüyorsun. Yani sayın AKP yönetimi… Piyaniste ateş etmeyin.” ifadelerini kullanan Özkök, “Sistemi çökertmeye çalışanları bulup çıkarmak istiyorsanız, TÜSİAD’a, görüşünü, endişesini samimiyetle dile getirenlere değil, içinize bakın. Kendi içinize, kendi saflarınıza, kendi kurduğunuz sisteme bakın. Çünkü sistem oralardan bir yerden çatır çatır çöküyor. Merak etmeyin muhalif taraftan gelecek bir tehlike yok. Hazır herkes sindirilmiş, susturulmuşken, bu sukûnetten istifade biraz kendinize bakın. Gerçekleri görebilmek için iyi bir fırsattır bu.” açıklamasını yaptı.

Özkök, köşe yazısını, “Yapmanız gereken tek şey sosyal medyadaki paralı trollerinizi ve ekranlardaki şuursuz konuşan kafalarınızı birkaç gün ücretli izne çıkarmak…. Bu sessizliğe sizin de ihtiyacınız var….” ifadeleriyle noktaladı.