1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) tarafından Kadıköy Söğütlüçeşme’de miting düzenlendi. Kitle, sloganlarla İskele Meydanı’na yürümek için kortejler oluştururken farklı kurum ve örgütler de pankartlarıyla alandaki yerini aldı.
Alanda, “Savaşa, sömürüye karşı demokrasi kazanacak”, Emek Partisinin “Barış ve demokrasiyi birlikte kazanacağız, halklar kazanacak” ve “Savaşa ve sömürüye karşı iş, barış, özgürlük” pankartları yer aldı.
Fotoğraf ve video: Evrensel
HDK DA YER ALDI
DEM Parti korteji “Demokratik toplum için barışa ses ver” yazılı pankartıyla, savcılık tarafından terör örgütü kabul edilen Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ise “Barışı toplumsallaştıralım, demokratik cumhuriyeti kuralım” çağrısıyla mitingde yer aldı. Barışa İhtiyacım Var Kadın İnisiyatifi, “Barışın sesini kadın dayanışmasıyla haykırıyoruz” pankartını taşırken, KESK İstanbul Şubeler Platformu ise “Savaşa, sömürüye karşı demokrasi ve barış istiyoruz” yazılı pankartıyla alana geldi. Barış Anneleri ise beyaz tülbent ve mor kurdeleler ile kortej oluşturdular.
“DÜNYAYA BARIŞ İŞÇİLERLE GELECEK” SLOGANLARI
Yürüyüş boyunca sık sık “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Dünyaya barış işçilerle gelecek”, “Jin, jiyan, azadî”, “Katil İsrail, Filistin’den defol”, “Katil ABD, Orta Doğu’dan defol”, “NATO’dan çıkılsın, üsler kapatılsın” ve “Savaşa hayır, barış hemen şimdi” sloganları atıldı.
ÖCALAN’DAN MESAJ
Mitingde terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’ın mesajı okundu. En son 29 Ağustos’ta kamuoyuna açıklama yapan Öcalan’ın mesajı şöyle:
“Barış ve demokrasi için mücadele edenlere…
Barış ve demokratik çözüm çağrımız, sıradan bir siyasi hamle değil; stratejik bir adım ve tarihsel bir dönüm noktasıdır. Bu çağrıyla birlikte hem Türkiye’de hem de Orta Doğu genelinde, savaşların ve yıkımların yerini barışa dayalı demokratik bir yaşamın alacağı yeni bir dönemin kapıları ardına kadar açılmıştır.
Bu, yalnızca bir temenni değil; güçlü bir imkân ve ciddi pratik adımlarla inşa edilmesi gereken somut bir gerçekliktir. Çünkü gerçek barış, yalnızca silahların susması ya da çatışmaların sona ermesi değildir. Gerçek barış; özgürlüğün, demokrasinin ve toplumsal adaletin yaşamın bütün alanlarında vücut bulmasıyla mümkündür.
Bu toplumsal dönüşüm, halklarımız için sadece bir hak değil; aynı zamanda önümüzdeki yeni dönemin temel görevidir.
Halklarımızın mücadelesiyle barış, demokrasi ve özgürlük değerleri mutlaka kökleşecek, toplumsal yaşamda karşılığını bulacaktır.
“HERKES KENDİNİ GÖZDEN GEÇİRECEK”
Artık bu ülke, barışı ve demokratik yaşamı hem hakkı hem de görevi olarak görenlerin yurdu olacaktır.
1 Eylül vesilesiyle halklarımızı bu tarihi göreve sahip çıkmaya, barış ve özgürlük yürüyüşünü daha da büyütmeye çağırıyorum.
Herkesin bu dönemin ciddiyetini kavrayarak kendini gözden geçireceğine ve barışın ruhuna uygun hareket edeceğine olan inancımla hepinizi bitmeyen sevgi ve saygılarımla selamlıyorum.
Abdullah Öcalan
İmralı Adası”